MENÜ
ANA SAYFA
x

İnsan Hakları Örgütlerinin Açık Çağrısıdır

ORTAK AÇIKLAMA
01.11.2016

01.11.2016

Gültan Kışanak, Fırat Anlı ve Ayla Akat Ata’nın tutuklanması ile yeniden hız alıp, 675 ve 676 Sayılı KHK’lar ile savunma hakkına ciddi sınırlandırmalar getirilmesi, rektörlük seçimlerinin kaldırılması, basın kuruluşlarının kapatılması, binlerce kamu çalışanının ihraç edilmesi ve nihayetinde Cumhuriyet Gazetesi’ne operasyon düzenlenerek gazetecilerin gözaltına alınması ile devam eden sürecin bizlere gösterdiği tek şey; muhteris iktidarın korkusudur. İktidar, gerçeklikten ve gerçekliğin halka gösterilmesinden korkmaktadır. Çünkü “tek adam” gayesinin hayata geçirilebilmesi için halkın gerçeklikten uzak tutulmasına ihtiyaçları vardır.

Nitekim Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nde görevlendirilen müfettişlerin aylardır tek bir yolsuzluğa rastlamaması üzerine uydurma gerekçelerle Belediye Başkanlarını tutuklayarak Kürt Halkının iradesine ve seçimine darbe indirenler, Kürt illerinde interneti keserek, hemen akabinde basın ve medya kuruluşlarını kapatarak ve gazetecileri tutuklayarak mevcut direnişin görünür olmasını engellemek istemektedirler.

Kürt sorununun çözümü için barış ve müzakere yolunu tek adres olarak gösteren siyasetçilerin/seçilmişlerin tutuklanması, iktidarın gördüğü tek yolun “savaş” ve “imha” olduğunu açıkça gözler önüne sermektedir.

Hâlihazırda hukuki mekanizmalar işlevsiz kılındığı için bu dikta uygulamalarından zarar görenlerin başvuru yapıp sonuç alabileceği bir iç hukuk mekanizması kalmamıştır. Zira başta Anayasa Mahkemesi olmak üzere tüm denetleyici ve koruyucu mekanizmalar artık çalışamaz hale getirilmiştir. Meclis fiilen ilga edilmiş, yalnızca bir onay makamına dönüştürülmüştür.  Mahkemelerde en basit, rutin işlemleri dahi yapabilecek hâkim, savcı kalmamıştır.

Cumhurbaşkanı kendisini, fiilen ve OHAL KHK’ları ile “resmen” ülkeye dayatmıştır. Sıkça dile getirilen Anayasa değişikliği ile Başkanlık sisteminin resmen ilanı halinde neler olabileceği büyük bir netlikle karşımızda durmaktadır.

OHAL’in ilanı sırasında Türkiye’nin BM Kişisel ve Siyasal Haklar Sözleşmesi’ni askıya alma başvurusunun reddedilmiş olmasına karşın tüm uluslararası taahhütler, insan haklarına ilişkin güvenceler ve temel Anayasal haklar fiilen askıya alınmıştır. Bu yüzden mevcut uygulamalar; gayrimeşru olmalarının yanı sıra yasa dışıdır.

İktidar, seçimle elde edemediği sonuçları sivil bir darbeyle birer birer gerçekleştirmektedir.

Ülkeyi felakete sürükleyen bu gidişe dur diyebilecek herkesin ve her kesimin tarihsel bir sorumlulukla karşı karşıya olduğu açıktır.

Biz insan hakları örgütleri olarak halen gerçek hukukçuların, siyasetçilerin, gazetecilerin, basın kuruluşlarının var olduğuna dair inancımızı kaybetmemeye çalışıyoruz. Bu nedenle ana muhalefet partisinden medya kuruluşlarına, hâlihazırda görevde olan hâkim/savcılardan Barolara, toplumda öne çıkmış siyasetçilerden yurttaşlara kadar herkese çağrı yapıyoruz: Bir ülke tek “adam”dan büyüktür. Hepimizi bir uçurumdan aşağıya yuvarlamaya ve yok etmeye ayarlanmış bu korku imparatorluğuna karşı tüm hukuki mekanizmaları çalışır hale getirmeli ve evrensel değerleri her türlü iktidardan üstün kılmalıyız.

Kürt halkına ve seçilmişlerine karşı soruşturma, gözaltı ve tutuklamalardan vazgeçilmesi; belediyelere, basına, akademiye, hak savunucularına karşı girişilen tüm baskı ve engellemelerin ortadan kaldırılması;  demokratik işleyişin gerçekleştirilmesi; toplumun farklı kesimlerinin bir arada yaşayabilmesinin garantisi olan seküler toplum biçiminin korunabilmesi; yurttaşların kamuda çalışma hakkının sağlanması ve korunması öncelikle atılması gereken adımlardır.

Bunun gerçekleşebilmesi için tutuklanan siyasetçiler derhal serbest bırakılmalı, kapatılan gazeteler yayına açılmalı, muhalifler üzerindeki gözaltı ve tutuklama baskısı sona erdirilmeli ve OHAL kaldırılmalıdır.

İnsan Hakları Örgütleri olarak bizler; tüm hak örgütlerini, demokratik kamuoyunu ve uluslararası denetim organlarını duyarlı olmaya, dayanışma göstermeye ve ses çıkarmaya davet ediyoruz.

Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) İzmir Temsilciliği

İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi

Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD) İzmir Şubesi

Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İzmir Şubesi