MENÜ
ANA SAYFA
x

Barış İstemek Değil, Asıl Barış İsteyenleri Darbe Fırsatçılığı ile Üniversitelerden Ayıklamak Suçtur!

BASIN AÇIKLAMASI
02.09.2016

02 Eylül 2016

 

OHAL ilanı üzerine bizler, “yaşadığımız bu OLAĞANÜSTÜ durumla 27 Ekim 1983 tarihinde yani doğrudan 12 Eylül Askeri Darbe döneminde bizzat darbeyi pekiştirmek amacıyla çıkarılan “OLAĞANÜSTÜ HAL KANUNU”na dayanarak baş etmek olanaksızdır.  Çünkü askeri darbe girişimleri askeri darbe döneminin zihniyeti ve kanunları ile ortadan kaldırılamaz, aksine askeri darbe dönemlerinin zihniyeti daha da pekiştirilir.” diyerek, “Bakanlar Kurulunca hiçbir yargı denetimine açık olmayan kanun hükmünde kararnameler (KHK) çıkarılabilecek, zaten önemli ölçüde işlevsizleştirilmiş olan yasama organı (TBMM) bütünüyle işlevsizleştirilecek, dahası yeterince tahrip edilen hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığı, kuvvetler ayrılığı ve insan haklarına saygı gibi demokrasi ilkelerinin maruz kaldığı tahribat daha da derinleşecektir.”, uyarısında bulunmuştuk.

OHAL ilanının ardından, 1 Eylül 2016 tarihinde,  bir Dünya Barış Günü’nde yayınlanan KHK ile 12 Eylül cuntasının 1402’likler olarak anılan tüm ilerici, demokrat bilim insanlarını üniversitelerden uzaklaştırma girişimini mumla aratacak boyutta bir kıyım yaşanmış, darbeyi fırsata çevirenler ne yazık ki, uyarılarımızı haklı çıkartmıştır.

Arasında “bu suça ortak olmayacağız” diyerek barış için mücadele eden akademisyenlerin de olduğu 2346 akademisyenin kamu görevine son veren 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Yönetim Kurulu üyemiz Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ümit Biçer’in de yer aldığı 40’a yakın  “Barış için Akademisyenler”in darbe fırsatçılığı ile üniversiteden ayıklanmaya çalışılması kabul edilemez.

Barış talebiyle mücadele sürdürürken, zaten soruşturmalar, Emniyet ve Savcılık ifadeleri, uluslar arası alanda yaptıkları çalışmaların engellenmesi, görevlendirme iptalleri ile akademik üretim yapamaz hale getirilen Barış için Akademisyenlerin Dünya Barış Günü’nde yayınlanan bir kararname ile üniversitelerden uzaklaştırılması tarihimizde bir utanç belgesi olarak kayda geçecektir.

Asıl suç ilerici, demokrat ve barıştan yana tutum alan bilim insanlarını darbe fırsatçılığı yaparak üniversiteden ayıklama çabasıdır. İnsanlığa karşı işlenen suçlarla nasıl mücadele ediyorsak, bilinmelidir ki insanlık değerleri için mücadele edenlerin de yanında olmaya devam edeceğiz.

 

Türkiye İnsan Hakları Vakfı

Yönetim Kurulu