Türkiye İnsan Hakları Vakfı Dokümantasyon Merkezi[1][2][3][4]
21 Temmuz 2015 Günlük İnsan Hakları Raporu
(07/103) Suruç’ta Katliam…
Koray Çapoğlu, Cebrail Günebakan, Hatice Ezgi Sadet, Uğur Özkan, Narthan Kılıç, Veysel Özdemir, Nazegül Boyraz, Kasım Deprem, Alper Sapan, Cemil Yıldız, Okan Pirinç, Ferdana Kılıç, Yunus Emre Şen, Çağdaş Aydın, Alican Vural (Mehmet Ali Varol), Osman Çiçek, Mücahit Erol, Medali Barutçu, Aydan Ezgi Salcı, Nazlı Akyürek, Serhat Devrim, Ece Dinç, Emrullah Akhamur, Murat Yurtgül, Erdal Bozkurt, İsmet Şeker, Süleyman Aksu, Büşra Mete, Dilek Bozkurt, Duygu Tuna, Nuray Koca (Nuran Koçan), Polen Ünlü.
Yukarıda adları yazılı 32 insan 20 Temmuz 2015’te Şanlıurfa’nın Suruç İlçesi’nde IŞİD’in düzenlediği intihar saldırısında yaşamlarını yitirdiler. Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu’nun (SGDF) çağrısıyla 19-24 Temmuz 2015’te Kobanê’ye geçerek kentin yeniden inşası sürecine katılmak isteyen Türkiye’nin çeşitli kentlerinden gelmiş olan gruplar 20 Temmuz 2015’te Suruç’taki Amara Kültür Merkezi’nde basın açıklaması yapmak istediler.
Açıklamanın yapıldığı anda büyük bir patlama meydana geldi. Daha sonra canlı bomba saldırısı olduğu ifade edilen patlama anında 23 kişinin yaşamını yitirdiği belirlendi. Yaralanarak hastaneye kaldırılanlardan ise 9’u kurtarılamayarak yaşamını yitirdi. Yapılan açıklamalarda 20’si ağır 104 kişinin yaralandığı bildirildi.
Bir süre önce kendisine kentte IŞİD üyelerinin bulunup bulunmadığını soran gazetecileri gözaltına aldıran Şanlıurfa Valisi İzzettin Küçük, patlamanın canlı bomba olduğunu kesinleştirdiklerini söyledi.
Şanlıurfa Valiliği ise daha sonra kentte yapılacak her türlü eylem, etkinlik ve toplantının alınan bir kararla yasaklandığını duyurdu.
Saldırıyı değerlendiren HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, bombalı saldırının devlet içinden destek alınmadan yapılamayacağını belirterek, saldırıdan birinci dereceden sorumlunun geçici hükümet olduğunu söyledi.
Saldırının hemen ardından açıklama yapan HDP “Rojava Devrimi’nin hemen yıl dönümü sonrasında ve Kobani ile dayanışmak için yola çıkmış Türkiyeli devrimcilerin hedef alınması, Kobani etrafındaki enternasyonal dayanışmanın kırılması çabasıdır. IŞİD’e karşı sus pus olanlar, sesini bile yükseltmeye cesaret edemeyenler, HDP’ye her gün tehdit savurup IŞİD’in başını okşayan Ankara’daki yöneticiler bu barbarlığın suç ortağıdırlar” ifadelerini kullandı.
Patlama nedeniyle HDP’nin 21 Temmuz 2015’te Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ eşbaşkanlığında, olağanüstü Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı düzenleyeceği bildirildi.
Bazı basın yayın organları IŞİD adına saldırıyı düzenleyen canlı bombanın kadın olduğunu iddia ederken Dicle Haber Ajansı ise saldırganın kadın kıyafetleri giymiş Şeyh Abdurrahman Alagöz adında bir erkek olabileceğini ileri sürdü.
Selahattin Demirtaş HDP’nin olağanüstü MYK toplantısı öncesinde de bazı açıklamalarda bulundu. Selahattin Demirtaş saldırıya dair şunları söyledi: “Çok acı bir olay, insanlık dışı bir katliamla karşı karşıya kaldık. 32 gencimizi çoğu üniversite öğrencisi her biri bu ülkenin ayrı bir değeriydi. Bu acı çok büyük fakat şunu samimiyetle söyleyeyim katliam sonrası yapılan bazı değerlendirmeler ve partimize dönük saldırılar en az bu katliam kadar acıdır.
Bu katliamı yapanların ulaşmak istediklerinden daha çirkini bazı siyasetçiler ve medya tarafından yapılmaktadır. Parti binalarımızın güvenlik tedbirlerini artıracağız, STK’lar da artırsın, halkımız artırsın. IŞİD barbarlarının teröristleri var her yerde. Havuz medyasının en aşağılık sesleri silahlanma çağrısı yaptık diye HDP’yi suçluyorlar. Bunlar kendi kinlerinde boğulmuş insanlar, yazdıklarının çizdiklerinin farkında değiller. Biliyorum paranızı kim verirse onun düdüğünü çalıyorsunuz. Ne kadar saldırırlarsa saldırsın bu ülkede huzur içinde yaşayacağız. Bu alçaklara rağmen HDP başaracak.”
Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, saldırının ardından başlatılan soruşturmanın etkin yürütülmesi için Suruç’taki savcılara ilave olarak Şanlıurfa’dan 2 Cumhuriyet savcısı daha görevlendirdi.
Geçici hükümetin Başbakanı Ahmet Davutoğlu ise Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’u, İçişleri Bakanı’nı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı’nı Suruç’a incelemelerde bulunmak üzere gönderdi.
IŞİD’in düzenlediği katliamın ardından çok sayıda kentte protesto eylemleri düzenlendi. Eylemlerde yapılan açıklamalarda IŞİD’in AKP iktidarı tarafından korunduğu ve güçlendirildiği iddia edildi. İstanbul’da Taksim Meydanı’nda düzenlenen eyleme polis ekipleri saldırırken Mersin’deki eyleme bir evin çatısından açılan ateş sonucu 2 kişi yaralandı.
Bursa ve Siirt’teki eylemlere de saldıran polis ekipleri, Bursa’da 4 kişiyi Siirt’te ise 12 kişiyi gözaltına aldı.
(07/104) Van’da Etkinliğe Saldırı…
Van’da 19 Temmuz 2015’te, Rojava’da halkın katılımının esas alındığı yönetimin kuruluş yıldönümünü kutlayan halka polisin gaz bombalarıyla saldırması sonucu 16 kişi yaralandı.
(07/105) Güneydoğu’da Operasyonlar, Saldırılar…
Adıyaman’ın Kömür Beldesi’nin Kurk ve Derinsu mevkilerinde 20 Temmuz 2015’te çıkan çatışmada bir asker öldü, 2 asker de yaralandı.
[1] Dokümantasyon Merkezi’nin hak ihlali raporu kesinleşmediği ölçüde iddiadır, ihlal iddiası yargı kararları dahil olmak üzere Dokümantasyon Merkezi’nin derinlikli araştırmaları sonucu ya kesinleşerek veri olur veya hak ihlali bilânçosundan çıkarılır.
[2] E-posta grubuna üye olmak için: eozer@tihv.org.tr adresine konu başlığına “günlük insan hakları raporu üyelik talebi” yazarak boş e-posta atınız.
[3] https://www.facebook.com/TIHV.HRFT
[4] https://twitter.com/insanhaklari