MENÜ
ANA SAYFA
x

Hüsnü Öndül Yazdı: “Evrensel Bildiri’nin 69. Yılında Durum”

15.12.2017

Hüsnü Öndül’ün 14 Aralık 2017 tarihli Evrensel Gazetesi’nde yer alan köşe yazısı

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi,  Evrensel Periyodik İzleme(EPİ) mekanizması aracılığı ile 4-5 yılda bir, üye ülkelerdeki insan hakları durumunu tartışıyor, izliyor ve tavsiyelerde bulunuyor.İnsan Hakları Ortak Platformu’nda(İHOP) bir süredir, 01.01.2015 tarihli EPİ tavsiyelerini çalışıyoruz. Bakın Konsey, o tarihte, hangi başlıklar altında tavsiyelerde bulunmuş:

Adalet, ayrımcılık yasağı ve eşitlik, azınlıklar, basın özgürlüğü, cezasızlık, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği, çalışma, çocuk hakları, devlet görevlileri tarafından gerçekleştirilen hak ihlalleri,din ve inanç özgürlüğü, düşünce ve ifade özgürlüğü,eğitim hakkı, ekonomik,sosyal ve kültürel haklar,engelliler, gizlilik hakkı, gözaltı-tutuklama,insan hakları eğitimi,insan hakları savunucuları,ırk ayrımcılığı,işkence ve diğer zalimce insanlık dışı ve onur kırıcı muameleler,kadın hakları,kalkınma, kamu güvenliği, mülteciler-sığınmacılar-göçmenler-insan ticareti,örgütlenme ve barışçıl toplanma özgürlüğü,terörle mücadele,zorla kaybetme. Toplamda 27 başlık altında tavsiyede bulunulmuş.

O tarihten sonra  15 Temmuz 2016 teşebbüsü yaşandı ve KHK  rejimi altında ihlaller yoğunlaştı ve çeşitlendi.

9 Aralık 2017 günü de İHD ve TİHV, her yıl insan hakları günü öncesinde yaptıkları gibi, ortak açıklamada Türkiye’deki insan hakları durumuna dair verileri ve değerlendirmelerini paylaştılar. Açıklamaları, “10 Aralık İnsan Hakları Günü OHAL’e, Şiddete ve Savaşa Karşıyız, Barış Hakkını Savunuyoruz, İnsan Hakları Değerlerinin Tasfiye Edilmesine Hiçbir Şekilde İzin Vermeyeceğiz” başlığını taşıyordu. Açıklamada OHAL uygulamaları ve KHK’ların yol açtığı ihlaller “başlığı altında  OHAL bilançosuna yer verilmiş. Çıkarılan 28 KHK’den yalnızca 5’i hakkında TBMM’ye sunularak onay alınmış, 23 KHK ise süresi içinde TBMM’ye sunulmayarak Anayasa’nın 121.maddesi ihlal edilmiştir.

İHD ve TİHV’in derlediği  OHAL bilançosunda,  HDP eş başkanlarının ve 11 milletvekilinin tutuklanması, 94 belediyeye el konması, DBP’li 74 belediye başkanının tutuklu bulunması, 28 HDP il başkanı ve 89 ilçe eş başkanının tutuklanması ve 780 HDP il ve ilçe başkanının tutuklanması bilgisine yer verilmiş.

Bilançoda, KHK’lerle 113.440 kamu görevlisinin  kamu görevinden çıkarılmasına ve bunlardan ancak 1852’sinin göreve iade edildiği bilgisine  yer verilmekte.

OHAL sürecinde 4240 hakim ve savcı kamu görevinden çıkarılmış, 166’sı görevlerine iade edilmiş.2325 eğitim-öğretim kurumu ve yurt,okul, pansiyon kapatılmıştır.15 özel üniversite kapatılmış, 19 sendikanın faaliyetlerine son verilmiştir.969 şirkete kayyum atanmıştır.185 basın yayın kuruluşu kapatılmıştır.Bunlardan 23’ünün yeniden açılmasına izin verilmiştir.9 aralık itibariyle 174 gazeteci tutukludur.OHAL süresince 1412 dernek ve 139 vakıf kapatılmıştır.

İHD ve TİHV açıklamasında 2017 yılı bilançosuna ve değerlendirmelerine de  8 başlık altında(yaşam hakkı, işkence ve kötü muamele, Kürt sorunu,düşünce,ifade ve inanç özgürlüğü,cezaevleri,örgütlenme özgürlüğü ve insan hakları örgütleri ve savunucular üzerindeki baskılar, toplantı ve gösteri özgürlüğü,kadına yönelik şiddet sorunu) yer verilmektedir. İnsan Hakları Evrensel Bildirisi’nin kabul ve ilan edilişinin 69.yılında Türkiye’deki insan hakları durumu hiç de iç açıcı değil. Pek çok hak kategorisinde sorunlar sistemik (yapısal) haldedir. Usule, esasa  ve mekanizmalara ilişkin ciddi sorunlar var. Uygulama ise çok daha vahim niteliktedir. Hukukun üstünlüğü ve demokrasi, insan hakları ve azınlık hakları üst başlıkları altında toplanabilecek ilke ve değerlere uyum  açısından, siyasi iradenin yokluğu ise çok belirgin haldedir. Bir kez daha istibdat ve hürriyet çelişmesi gündemde…