18 Ocak 2013’te sabaha karşı Terörle Mücadele Şubesi’ne bağlı polis ekipleri “yasadışı DHKP/C Örgütü Soruşturması” kapsamında olduğu ileri sürülen ve İstanbul’da, İzmir’de, Ankara’da, Antalya’da, Bursa’da ve Kocaeli’nde gerçekleştirilen operasyonlar kapsamında Çağdaş Hukukçular Derneği’nin (ÇHD) Ankara’daki Genel Merkezi’nde ve İstanbul Şubesi’nde ve ÇHD üyesi avukatların evlerinde de aramalar yapılmıştır.
Bu operasyonlar sonucunda aralarında ÇHD İstanbul Şube Başkanı Taylan Tanay ile Şube yöneticileri Güçlü Sevimli, Güray Dağ, Gülvin Aydın’ın da olduğu 11 avukat gözaltına alınırken, operasyon dolayısıyla yine aralarında ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı ve ÇHD Genel Merkez Yöneticisi Oya Aslan’ın da bulunduğu toplam 15 avukat hakkında ise yakalama kararı çıkarıldığı ileri sürülmektedir.
ÇHD, Kurulduğu 1974 yılından bu yana Türkiye’nin demokratikleşmesi, hukukun ve insan haklarının korunması ve güçlendirilmesi doğrultusunda mücadele yürüten bir dernektir. Yönetici ve üyeleri başta 12 Eylül 1980 askeri darbesi döneminde olmak üzere farklı tarihsel dönemlerde siyasal iktidarlar tarafından baskı altına alınmaya çalışılan toplumsal muhalefetin gönüllü savunmanlığını yapmıştır. Özellikle de Terörle Mücadele Kanunu (TMK) ile Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu (PVSK) da yapılan değişiklikler sonrası başta yaşam hakkı ve işkence yasağı ihlalleri olmak üzere giderek artan insan hakları ihlallerinin mağdurlarının savunmanlığını üstelenerek bu ülkede temel hak ve özgürlüklerin yılmaz koruyucusu olmuştur.
ÇHD’nin ve üyesi olan avukatların, kurumsal ya da bireysel olarak Ergenekon, Jitem, 12 Eylül vb. kritik davalara müdahil olarak, toplu mezarları kazarak, kayıpları arayarak ihlal pratiklerinin ardındaki aklı/zihniyeti/hakikati açığa çıkarmaya yönelik çalışmaları bu ülkede geçmişten beri yaşanan ağır hak ihlallerinin bir daha asla tekrarlanmaması için büyük bir önem taşımaktadır.
TV ekranlarında, gazete sayfalarında polis ve özel yargı terörünün yurttaşları nasıl olağan şüpheliler haline getirdiğini anlatan, demokrasimiz için kaygılarını belirten ÇHD yönetici ve üyelerinin şimdi şüpheli haline gelmesi gerçekten manidar ve kaygı vericidir.
Toplumsal muhalefetin savunmanlığını yaparak her dönem iktidarları rahatsız eden ÇHD’ye yönelik baskıları kınıyor, gözaltına alınan yönetici ve üyelerinin derhal salıverilmesini talep ediyoruz.
TÜRKİYE İNSAN HAKLARI VAKFI