16 Kasım 2020
TİHV Cizre Referans Merkezi başvuru hekimimiz ve Şırnak Tabip Odası başkanı Dr. Serdar Küni’nin 19 Ekim 2016 tarihinde “örgüt üyesi olduğu iddia edilen kişileri tedavi ettiği ve örgüt üyesi olduğu” iddiasıyla tutuklanması ile başlayan süreç bugün yeni bir aşamaya geldi.
Türkiye ve yurt dışından tıp ve insan hakları örgütlerinden gözlemcilerin yakından izlediği bu dava sürecinde, önce Şırnak 2. Ağır Ceza Mahkemesi 24 Nisan 2017 tarihinde Dr. Serdar Küni’nin 4 yıl 2 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına ve tahliyesine hükmetmişti. Daha sonra ise bu karar, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bozulmuş ve 25 Nisan 2018 tarihinde dosya yerel mahkemece yeniden görülmeye başlanmıştı.
Davanın ilk duruşmasından itibaren iddiaların ne denli asılsız olduğu ve hiçbir somut delile dayanmadığı bir kez daha ortaya çıkmasına (iddiaların dayandırıldığı tanık ifadeleri suçlamalarla ilişkilendirilebilecek somut bir delil içermediği gibi, tanıkların kendileri de bu ifadelerin işkence altında alındığını ve beyanların kendilerine ait olmadığını belirtmesine) karşın Şırnak 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen bugünkü duruşmada mahkeme, Dr. Serdar Küni’nin bu kez “örgüt üyeliği”nden hüküm tesis edilmekle birlikte kazanılmış hak gereği 4 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verdi.
Bu kabul edilemez kararın, sonraki süreçte Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yeniden bozulacağını ve Dr. Serdar Küni’nin beraat edeceğinden hiçbir şekilde şüphe duymuyoruz.
Tüm zorluklara rağmen, Dr. Serdar Küni, yıllardır herkesin tanıklığında Cizre’de etik ve bilimsel ilkeleri temel alarak ve insan haklarına dayalı iyi hekimlik yapmaktadır. Bu dava süreci, yargılananın aslında evrensel etik değerlere dayalı bir tıp pratiği olduğunu bir kez daha göstermiştir.
Bugüne değin ulusal ve uluslararası alanda yaratılan dayanışma ortamı açıkça göstermiştir ki Dr. Serdar Küni hiçbir şekilde yalnız değildir. TİHV olarak bu süreçte Dr. Serdar Küni’nin yanında olan tüm meslektaşlarımıza, dostlarımıza ve insan hakları savunucularına en içten teşekkürlerimizi iletiyoruz.
Ve inanıyoruz ki bu güçlü destek ve dayanışma sayesinde yargılamanın sonraki aşamasında hukuk üstün gelecek, adalet tesis edilecek ve Dr. Serdar Küni beraat edecektir. Böylelikle bu dava, çatışma ortamlarında iyi hekimlik uygulamaları adına dünyanın başka yerlerinde de bir örnek teşkil edecektir.
Türkiye İnsan Hakları Vakfı