MENÜ
ANA SAYFA
x

Van İl Seçim Kurulu Kararından Derhal Vazgeçmeli, Kolluk Şiddeti Son Bulmalı!

BASIN AÇIKLAMASI
02.04.2024
“Halkın tercihine saygı duymayarak sadece Van’da değil tüm ülkede yurttaşları, seçme ve seçilme hakları başta olmak üzere siyasal hak ve özgürlüklerini kullanma imkânından yoksun bırakan, toplumsal barışı ve bir arada yaşama iradesini tahrip eden başkanlık mazbatasını ikinci seçilen adaya verilmesi kararı kabul edilmez. Van’da iradelerine sahip çıkmaya çalışan, maruz kaldıkları hukuksuzluğa ve adaletsizliğe karşı demokratik haklarını kullanarak tepki gösteren seçmenlere yönelik kolluk güçleri tarafından başvurula şiddete derhal son verilsin,  gözaltına alınanlar serbest bırakılsın, sorumlular hakkında  soruşturma başlatılsın.”

 

Temsil esasına dayalı demokratik rejimlerde yurttaşların siyasete katılımının ifadesi olan serbest seçimler, yurttaşların kanaat, talep ve iradelerini ortaya koymalarının en başat aracıdır.

 

31 Mart 2024 Yerel Yönetimler Seçiminde Van halkı, yüzde 55 gibi büyük bir oy oranıyla tercihini yapmış ve Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi’nin (DEM Parti) adayı Abdullah Zeydan’ı Büyükşehir Belediye başkanı seçmiştir.

 

Ancak Van İl Seçim Kurulu, hukuk dışı bir kararla başkanlık mazbatasını ikinci seçilen Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) adayı Abdulahat Arvas’a vermiştir. Bu kabul edilmez karar, seçim akşamı ifade edilen “Seçimin galibi demokrasimizdir, milli iradedir” sözlerinin içeriğinin ne denli içtenlikten yoksun ve öylesine söylenmiş olduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir.

 

Sadece Van’da değil tüm ülkede yurttaşları, seçme ve seçilme hakları başta olmak üzere siyasal hak ve özgürlüklerini kullanma imkânından yoksun bırakan, toplumsal barışı ve bir arada yaşama iradesini tahrip eden bu karardan derhal vazgeçilmelidir.

 

Van’da iradelerine sahip çıkmaya çalışan, maruz kaldıkları hukuksuzluğa ve adaletsizliğe karşı demokratik haklarını kullanarak tepki gösteren seçmenlere yönelik kolluk güçlerinin başvurduğu ve evrensel hukuk ile ülke yasalarında tanımlanan zor kullanma yetkisinin çok ötesine geçen kural ve denetim dışı şiddet de hiçbir şekilde kabul edilmez. Basınçlı su ve göz yaşartıcı kimyasal ajanların kullanılmasına, işkence ve diğer kötü muameleye derhal son verilmeli, gözaltına alınanlar serbest bırakılmalı, sorumlular hakkında derhal soruşturma başlatılmalıdır.

 

İki gün önce gerçekleşen seçimlere ve seçmenin uyarı ve eleştirisini net bir şekilde ortaya koyan sonuçlarına rağmen kamusal/siyasal alanı kalıcı olarak ilga etmeye yönelik endişe verici bir tutum ve davranışla karşı karşıyayız. Bu tablo karşısında tüm yurttaşları, insan haklarına, demokrasiye, hukukun üstünlüğü ve adalet ilkesine sahip çıkmak için sorumluluk almaya davet ediyoruz.

 

Saygılarımızla,

Türkiye İnsan Hakları Vakfı