Türkiye İnsan Hakları Vakfı Dokümantasyon Merkezi[1][2][3][4][5]
19 – 21 Nisan 2025 Günlük İnsan Hakları Raporu
(04/134) Cezaevinde Yaşamını Yitiren Mahpus…
21 Nisan 2025 tarihinde basında yer alan haberlerden, Diyarbakır 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutulan Rojhat Burakmak isimli mahpusun 18 Nisan 2025 tarihinde yaşamını yitirdiği öğrenildi. Basında yer alan haberlerde ölüm nedeninin intihar olduğu iddia edildi.
(04/135) Hapishanede İşkence ve Diğer Kötü Muamele…
19 Nisan 2025 tarihinde basında yer alan haberlerden, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasını protesto etmek için İstanbul’da yapılan eylemlere katıldıkları gerekçe gösterilerek tutuklanan 4 kişinin (N.A., B.Y., E.C.Ş. ve E.Ç.) tutuldukları İstanbul Marmara (Silivri) 1 Nolu Cezaevi’nde koğuştan alınarak tek kişilik odalara götürüldükleri öğrenildi. Haberde ayrıca söz konusu kişilerin konulduğu tek kişilik odalarda sıcak suyun akmadığı, buzdolabı bulunmadığı, mahpusların telefonla görüntülü konuşma haklarının kısıtlandığı, söz konusu odaların ve mahpuslara verilen yemeklerin hijyenik olmadığı belirtildi.
(04/136) Abdullah Öcalan ile Görüşme Başvurusuna Cevap Verilmedi…
PKK lideri Abdullah Öcalan’ın ailesi ve vasisi ile İmralı Cezaevi’nde tutulan Ömer Hayri Konar, Hamili Yıldırım ve Veysi Aktaş’ın aileleri ve vasileri tarafından 19 Nisan 2025 tarihinde yapılan görüşme başvurularına Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından herhangi bir cevap verilmediği öğrenildi.
(04/137) Gözaltında İşkence ve Diğer Kötü Muamele…
21 Nisan 2025 tarihinde basında yer alan haberlerden, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasını protesto etmek için İstanbul’da yapılan eylemlere müdahale eden polislerin müdahale anlarına ilişkin sosyal medya paylaşımlarını kendi sosyal medya hesabından paylaşan E.Ü. isimli bir kişinin gözaltında işkence ve diğer kötü muameleye maruz kaldığı öğrenildi.
E.Ü. basında yer alan açıklamasında şunları belirtti: “İlk önce hastaneye darp raporu almaya gittik. Polis kelepçemi çıkartmadı ve darp raporu alınırken odadan çıkmadı. Hastaneden çıkıp araca bindirildikten sonra amirleri kendi aracından bulunduğum araca geçti. Vatan Emniyet’e olan 10-15 dakikalık yolculuk süresince darp edildim. Yolculuk boyunca bana tokat, yumruk ve tekme atıldı (…) Sorgu odasına girdiğimizde ters kelepçem çıkarıldı ve kelepçe önden takıldı. Beni sorgu odasının ortasına, yere oturttular (…) Sorgu odasında, her türlü fiziksel ve psikolojik şiddete maruz kaldım. Bu esnada benim üzerime farklı suçları yıkmaya çalıştılar (…) Bununla yetinmeyip beni Çevik Kuvvet Polislerinin eline vereceklerini ve beni öldüreceklerini söylediler. Hatta tam manasıyla ‘seni Çevik Kuvvet Polisi otobüsünün arka kapısından sokarız, ön kapısından cesedin çıkar’ cümlesi kullanıldı. O esnada sürekli ‘neden böyle yaptıklarını, yanlış bir şey yapmadığımı, suç işlemediğimi’ söylüyordum (…) Ben bu cümleleri sürekli ifade edince, polisler ‘hukuksuz bir şey yapmadığını nereden biliyorsun’ diye sordular. Ben de kişisel olarak bir avukat hanımefendiyi tanıdığımı ve ona sorduğumu söyledim. Böyle söyleyince bahsettiğim avukata tecavüz edeceklerini söylediler (…) Sonrasında amirleri eline peçete alarak cinsel organımı pantolonumun üzerinden ellemeye çalıştı, izin vermedim, direndim. Sonucunda bu eylemi gerçekleştiremedi ve gerçekleştirme çabasına devam etmedi. Başka bir polis ise kazağımın üzerinden göğsümü elledi, elini omzumla itince devam etmedi. Sonrasında benim eşcinsel olduğumu söylediler (…) İşkencenin başından itibaren amirleri benim ardıma jop sokacağını söyledi ve diğer polislerden jop istedi fakat bu gerçekleşmedi. Ayrıca yine amirleri beni çıplak bir şekilde montajlayıp kendi sosyal medyamdan paylaşacaklarını söylediler (…) Sorgu odasında avukat geldi. Fiziksel ve psikolojik şiddet devam ediyordu. Beni Çevik Kuvvet Polislerinin eline vereceklerini, onların beni öldüreceklerini söylediler. İkinci Baro’dan atanan avukat bunlara şahit oldu ve ‘yok yok gerek yok yapmayın, akıllanmıştır o’ dedi (…) İfademde uzun uzun olayı anlatmaya çalışırken barodan bana atanan avukat ifademi kısa kesmem gerektiğini söyledi ve benim ifademi yarıda kestirdi. Bu sebeple ifademde işkence gördüğümü söyleyemedim (…) Darp raporu alındığı sırada kelepçem çıkarılmadı ve polisler odadan çıkmadılar. Bu sebeple darp edildiğimi söyleyemedim. Yüzümde görülür şekilde darp izleri bulunmasına rağmen görevli doktor bana darp raporu hazırlamadı. Özellikle kulaklarım atılan tokatlar sebebiyle çok kötü durumdaydı (…) Cezaevi girişinde darp edildiğimi söyledim. Cezaevi görevlisi, dosyamda darp raporu olmadığı için beni içeri almayacağını yanımdaki polislere söyledi (…) Haseki Devlet Hastanesi’ne götürüldüm. Orada detaylı bir darp raporum alındı. Darp raporum dosyaya eklendi ve cezaevi yetkilisi beni içeri almayı kabul etti.”
(04/138) İstanbul’da Eyleme Polis Müdahalesi…
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) tarafından 19 Nisan 2025 tarihinde İstanbul’un Beyoğlu ilçesindeki İstiklal Caddesi üzerinde yapılmak istenen “Gazze’de soykırıma, katliama, tehcire hayır” yürüyüş polis tarafından engellendi. Polisin müdahalesi sırasında en az 1 kişinin yaralandığı öğrenildi. Basında yer alan haberlerde ayrıca yürüyüş nedeniyle Taksim ve Şişhane metro istasyonlarının İstanbul Valiliği’nin aldığı karar ile 19 Nisan 2025 saat 17.00 itibarıyla kapatıldığı bildirildi.
(04/139) İstanbul’da Polis Tarafından Engellenen Eylem…
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınışının birinci ayı dolayısıyla 19 Nisan 2025 tarihinde İstanbul Üniversitesi Beyazıt kampüsünden Saraçhane Meydanı’na yapılmak istenen yürüyüş polis tarafından engellendi.
(04/140) İstanbul’da Gözaltına Alınan Belediye Yöneticisi ve Diğer Kişiler…
17 Nisan 2025 tarihinde İstanbul’da gözaltına alınan Beşiktaş Belediyesi yöneticisi ve çalışanı 12 kişiden aralarında Beşiktaş Belediye Başkan Yardımcısı Ali Rıza Yılmaz’ın da olduğu 5’i 18 Nisan 2025 tarihinde sevk edildikleri sulh ceza hakimliği tarafından tutuklandı. 7 kişi ise adli kontrol şartı ve yurtdışı yasağı ile serbest bırakıldı.
(04/141) İstanbul’da Gazetecinin Yargılandığı Dava…
Gazeteci Furkan Karabay hakkında katıldığı bir yayındaki sözleri nedeniyle Cumhurbaşkanı ile çocuklarının şikayeti üzerine İstanbul 56. Asliye Ceza Mahkemesi’nde açılan davanın karar duruşması 19 Nisan 2025 tarihinde görüldü. Mahkeme Furkan Karabay’ı ‘Cumhurbaşkanı’na hakaret’ suçundan 11 ay 20 gün ve iftira suçundan 1 yıl 1 ay 10 gün olmak üzere toplam 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırdı ve hükmün açıklanmasını geri bıraktı.
(04/142) İstanbul’da Polis Memurunun Yargılandığı Dava…
Polis memuru N.D. hakkında gözaltında K.Ç. isimli bir kişiye fiziksel şiddet uyguladığı gerekçesiyle İstanbul 66. Asliye Ceza Mahkemesi’nde açılan davanın karar duruşması 21 Nisan 2025 tarihinde görüldü. Mahkeme sanık polis memurunu ‘basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde kasten yaralama’ suçundan 150 gün adli para cezası ile cezalandırdı ve hükmün açıklanmasını geri bıraktı.
(04/143) Adana’da Parti Binasına Saldırı…
20 Nisan 2025 tarihinde Adana’nın Seyhan ilçesinde Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) ilçe binasına kimliği belirsiz kişi ya da kişiler tarafından saldırı düzenlendiği ve saldırı sonucu binada maddi hasar meydana geldiği öğrenildi.
(04/144) Sosyal Medya Paylaşımı Nedeni ile İşine Son Verilen Kişi…
20 Nisan 2025 tarihinde basında yer alan haberlerden, Abdulkadir Alan isimli bir TRT çalışanının işine çalıştığı kurumla ilgili yaptığı bir sosyal medya paylaşımı gerekçe gösterilerek 16 Nisan 2025 tarihinde son verildiği öğrenildi.
(04/145) Cumhurbaşkanı’nın Ayrımcı ve Fobik Açıklaması…
Cumhurbaşkanı’nın 19 Nisan 2025 tarihinde Kadın ve Demokrasi Vakfı (KADEM) 5. Olağan Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmasında şu ayrımcı ve fobik ifadeler yer aldı: “LGBT paçavralarıyla donattıkları belediyelerde ortaya çıkan yolsuzlukları ise hepimiz ibretle takip ediyoruz. Elbette mesele sadece muhalefetin ihanetiyle sınırlı değil, neoliberal kültürün özendirdiği hayat tarzının olumsuz etkileriyle de karşı karşıyayız.”
(04/146) Erişim Engeli Getirilen İnternet İçerikleri…
Boykot listesinin yayınlandığı bir sosyal medya paylaşımına İstanbul Bakırköy 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 9 Nisan 2025 tarihli kararı ile erişim engeli getirildiği öğrenildi.
[1] Dokümantasyon Merkezi’nin hak ihlali raporu kesinleşmediği ölçüde iddiadır, ihlal iddiası yargı kararları dahil olmak üzere Dokümantasyon Merkezi’nin derinlikli araştırmaları sonucu ya kesinleşerek veri olur veya hak ihlali bilânçosundan çıkarılır.
[2] E-posta grubuna üye olmak için: dokumantasyon@tihv.org.tr adresine konu başlığına ‘günlük insan hakları raporu üyelik talebi’ yazarak boş e-posta atınız.
[3]https://www.facebook.com/TIHV.HRFT
[4]https://twitter.com/insanhaklari
[5]Genel Kaynak ve Bilgi Notu: Günlük İnsan Hakları Raporu, Dokümantasyon Merkezi’nin her gün taradığı aşağıdaki gazete, haber ajansı ve internet sitesi haberlerinden ve TİHV’nin ilişki ağından edindiği bilgilerden yararlanılarak hazırlanmaktadır: Milliyet, Hürriyet, Habertürk, Evrensel, Birgün, Cumhuriyet, Fırat Haber Ajansı, Jinnews, ETHA, Mezopotamya Ajansı, Yurt, Yeni Yaşam, NTV, Yeni Asya, Bianet, Halkinsesi.tv, Cnnturk, Tr724, İleri Haber, Siyasi Haber, Alınteri, Kızılbayrak, Sendika.org, Yüksekova Haber, T24, Diken, Gazete Karınca, Gazete Duvar, Haber Sol, El Cezire, BBC, DeutscheWelle, Reuters, AFP, Kaos GL.