MENÜ
ANA SAYFA
x

Gözlem Raporu: Cumartesi Anneleri/İnsanları 978. Hafta Buluşması

29.12.2023

Cumartesi Anneleri/İnsanları, herhangi bir engelleme ile karşılaşmadan Galatasaray Meydanı’nı kapatan demir bariyerler önünde açıklama yaptılar ve ardından karanfillerini Galatasaray Meydanı ile buluşturdular. Gözlemci kurumlar, son yedi haftadaki olumlu gelişmelere rağmen Anayasa Mahkemesi’nin kararlarının tam olarak uygulanmadığını ve Cumartesi Anneleri’nin/İnsanları’nın toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme haklarının farklı yöntemlerle halen kısıtlandığına dikkat çektiler.

Fotoğraf: Nazım Dikbaş

Raporun tam metnini görüntülemek için lütfen tıklayın…

İnsan hakları örgütleri, Cumartesi Anneleri’nin/İnsanları’nın 978. hafta buluşmasına dair gözlemlerini raporlaştırdı. Son yedi haftadaki olumlu gelişmelere rağmen, başta kişi sayısının kısıtlanması olmak üzere Cumartesi Anneleri’nin/İnsanları’nın buluşmalarına yönelik kısıtlamalar devam ettiği için AYM kararları tam olarak uygulanmadı. Gözlemci kurumlar, İHD İstanbul Şubesi’nin bulunduğu sokaktaki polis varlığının, Cumartesi Anneleri/İnsanları ve hak savunucularının İHD İstanbul Şubesi’nden Galatasaray Meydanı’na kadar takip edilmesinin, basın açıklamasına katılacak kişi sayısının sınırlandırılmasının ve açıklamanın polis memurları tarafından kayıt altına alınmasının, fotoğraflanmasının Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın ve insan hakları savunucularının toplanma özgürlüklerini kullanmaları üzerinde caydırıcı bir etki yaratabileceğine, bu caydırıcı etkinin de kendi başına toplanma özgürlüğüne yönelik bir müdahale olduğuna dikkat çektiler.

Cumartesi Anneleri’nin/İnsanları’nın zorla kaybedilen yakınları için adalet ve hakikat talebiyle 1995 yılından bu yana her hafta bir araya geldikleri Galatasaray Meydanı’nda buluşmaları, 25 Ağustos 2018 tarihindeki 700. hafta buluşmasına yönelik polis müdahalesinden bu yana engelleniyor. Anayasa Mahkemesi’nin, 700. hafta buluşmasına yönelik polis müdahalesinin toplantı ve gösteri özgürlüğünün ihlali anlamına geldiğine hükmeden iki ayrı kararı, bu durumu halen tam olarak değiştirmedi.

AYM kararlarının ardından 8 Nisan 2023 tarihindeki 941. hafta buluşması için Galatasaray Meydanı’na çıkmak isteyen kayıp yakınları ve hak savunucuları, İstanbul Valiliği’nin 24 Kasım 2022 tarih ve 2022/1 Sayılı Valilik Genel Emri ve Beyoğlu Kaymakamlığı’nın bu emre dayanan yasaklama kararları gerekçe gösterilerek 4 Kasım 2023 tarihindeki 971. hafta buluşmasına kadar engellendi ve 29 hafta işkence ve diğer kötü muamele eylemlerine maruz bırakılarak gözaltına alındı.
Türkiye İnsan Hakları Vakfı, Hakikat Adalet ve Hafıza Çalışmaları Derneği (Hafıza Merkezi), Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi ve Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA), kayıp yakınlarına yönelik engellemeleri her cumartesi gözlemleyip raporlaştırıyor.

Raporun tam metnini görüntülemek için lütfen tıklayın…

Cumartesi Anneleri’nin/İnsanları’nın 23 Aralık 2023 tarihinde gerçekleşen 978. hafta buluşmasına ilişkin hak örgütlerinin hazırladığı raporda öne çıkan tespitler şunlar oldu:

  • Önceki hafta olduğu gibi bu hafta da Cumartesi Anneleri’nin/İnsanları’nın hakikat ve adalet taleplerini dile getirmek için buluşma mekanı haline getirdikleri Galatasaray Meydanı ve meydana yakın noktalardaki polis varlığının az olduğu gözlemlendi.
  • İHD İstanbul Şubesi’nin önceki haftalarda olduğu gibi bu hafta da polis gözetiminde olduğu tespit edildi.
  • Cumartesi Anneleri’nin/İnsanları’nın, kendilerine yönelik herhangi bir engelleme olmaması için Galatasaray Meydanı’na ikişer kişilik gruplar halinde meydana gittiği gözlemlendi. Dernek önünde bekleyen sivil giyimli bir polisin, Cumartesi Anneleri’ni/İnsanları’nı İstiklal Caddesi boyunca takip ettiği görüldü.
  • Sivil giyimli bir polis memurunun açıklama başlamadan Cumartesi Anneleri/İnsanları ve hak savunucularının fotoğrafını çektiği ve fotoğraftan grubun kaç kişi olduğunu saydığı gözlemlendi.
  • Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın 14 Ekim 2023 tarihindeki 968. hafta buluşmasında Newroz Ali Tosun ve Besna Tosun’a yönelik işkence ve diğer kötü muamele yasağına aykırı olacak şekilde fiziksel şiddet uyguladığı kayıt altına alınan ve Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın avukatlarının haklarında “işkence” iddiasıyla suç duyurusunda bulunduğu rütbeleri öğrenilemeyen iki polis amirinin bu hafta da Galatasaray Meydanı’nda görevlendirildiği gözlemlendi.
  • İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürü, Güvenlik Şube Müdürlüğü, Koordinasyon Şube Müdürlüğü, Spor Güvenliği Şube Müdürlüğü’nden Sorumlu İl Emniyet Müdürü Yardımcısı, İkinci Bölge İlçelerden Sorumlu İl Emniyet Müdürü Yardımcısı ve Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürü’nün Cumartesi Anneleri’nin/İnsanları’nın 978. hafta buluşmasını takip ettiği gözlemlendi.
  • 1 Mart 1995 tarihinde İstanbul’da gözaltına alınan ve ağır işkence izleri taşıyan bedeni aylar sonra kimsesizler mezarlığında bulunan Hasan Ocak’ın kardeşleri Ali Ocak ve Aysel Ocak, 12 Eylül 1994 yılında Ankara Dikmen’de gözaltına alındıktan sonra kaybedilen Kenan Bilgin’in kardeşi İrfan Bilgin, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından 13 Eylül 1980’de Ardahan’ın Okçu Köyü’ndeki evinden güvenlik güçleri tarafından gözaltına alındıktan sonra kaybedilen ve işkence sonucu öldüğü Meclis İnsan Hakları İnceleme Alt Komisyonu’nun raporu ile de ortaya konulan Cemil Kırbayır’ın kardeşi Mikail Kırbayır, 23 Şubat 1995’te İzmir’de gözaltında kaybedilen 19 yaşındaki Murat Yıldız’ın annesi Hanife Yıldız, 19 Ekim 1995 tarihinde İstanbul’da gözaltında kaybedilen Fehmi Tosun’un kızı Besna Tosun, 21 Kasım 1980 tarihinde İstanbul’da gözaltına alındıktan sonra kaybedilen Hayrettin Eren’in kardeşi İkbal Eren, 24 Aralık 1994 tarihinde Siyasi Şube’ye bağlı polisler tarafından İstanbul’da gözaltına alındıktan sonra kaybedilen İsmail Bahçeci’nin kardeşi Umut Bahçeci ile İHD İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu üyesi Sevim Erdem ve İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin’den oluşan grup, İsmail Bahçeci’nin akıbetinin sorulduğu basın açıklaması okunduktan sonra ellerindeki karanfilleri, meydanı kapatan ve açılmayan bariyerlerin ardından Galatasaray Meydanı’na attı. Tüm bu anların, ellerinde kameralar olan sivil giyimli polis memurları tarafından kaydedildiği gözlemlendi.
  • Sivil giyimli polis memurlarının basın açıklaması sırasında açıklamayı takip eden gazetecilerin arasında durdukları ve zaman zaman telefonları ile 10 kişilik grubun fotoğraf ve videolarını çektikleri gözlemlendi.
  • Elinde kamera olan bir sivil polisin, bariyerlerin arkasından meydana atılan karanfillerin fotoğrafını çekmeye çalışan gazetecileri iki dakika boyunca kayıt altına aldığı gözlemlendi.
  • Cumartesi Anneleri’nin/İnsanları’nın Galatasaray Meydanı’na karanfil bırakmaları ile sonlanan buluşmaları yaklaşık 14 dakika sürdü. İstiklal Caddesi üzerinde oluşturulan “güvenlik çemberleri” ile Cumartesi Anneleri’nin/İnsanları’nın buluşmalarının engellendiği ve kayıp yakınları ile hak savunucularının gözaltına alındıkları haftaların aksine bu 14 dakikalık süre içerisinde İstiklal Caddesi, Galatasaray Meydanı ve çevresinde hayatın olağan akışının, yaya-araç trafiğinin ve bölge esnafının çalışmasının olumsuz şekilde etkilenmediği gözlemlendi.
  • Derneğin bulunduğu sokaktaki polis varlığının, İHD İstanbul Şubesi tarafından her cumartesi günü 13.30’da gerçekleştirilen “F Oturumu” sırasında da devam ettiği gözlemlendi. 5-10 kişilik çevik kuvvet grubunun, açıklamadan yaklaşık beş dakika önce derneğin bulunduğu sokağın köşesinde kalkanları ile beklemeye başladığı görüldü.

Raporun tam metnini görüntülemek için lütfen tıklayın…

Gözlemci kurumlar, AYM kararlarının uygulanma durumuna dair şu hususlara dikkat çeker:

Önceki yedi hafta olduğu gibi, Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın 23 Aralık 2023 tarihinde gerçekleştirilen 978. hafta buluşmasıa da polis tarafından müdahale edilmemiş, buluşma ve basın açıklaması bu şekilde engellenmemiştir. Ancak, 978. hafta buluşmasında Cumartesi Anneleri/İnsanları’na yönelik bir müdahale olmasa da aşağıda belirtilen sebeplerden ötürü Maside Ocak Kışlakçı ve Gülseren Yoleri kararlarının uygulandığını söylemek mümkün değildir.

  • AYM1 ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM)2 içtihatlarına göre bir toplantının kısıtlanması kavramı, toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının kullanılması öncesinde, sırasında ve sonrasında yapılan müdahaleleri kapsamaktadır. Bu bağlamda, Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın 978. hafta buluşmasının kolluk tarafından kısıtlandığı tespit edilmiştir. * Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın yapmak istedikleri basın açıklaması sırasında gözetim altında tutuldukları gözlemlenmiştir. İHD İstanbul Şubesi’nin bulunduğu sokaktaki polis varlığı, Cumartesi Anneleri/İnsanları ve hak savunucularının İHD İstanbul Şubesi’nden Galatasaray Meydanı’na kadar takip edilmesi, Galatasaray Meydanı’ndaki basın açıklamasına katılabilecek kişi sayısının 10 olarak kısıtlanması, sayı kısıtına uyulup uyulmadığının toplantı süresince kontrol edilmesi ve açıklamanın birden fazla kamera ile kayıt altına alınması ve fotoğrafların çekilmesi bunun en önemli göstergelerindendir.
  • Bilindiği gibi Cumartesi Anneleri’nin/İnsanları’nın Galatasaray Meydanı’ndaki buluşmaları, zorla kaybedilen yakınlarının akıbetini soran ve faillerin tespit edilmesini talep eden bir basın açıklaması düzenlemekten ibarettir. Bu gözlem raporunda tespit edilen müdahale ve kısıtlamalar, AYM’nin de işaret ettiği gibi3 Cumartesi Anneleri’nin/İnsanları’nın zorla kaybedilen yakınlarının akıbetine ilişkin kamuoyunda farkındalık oluşturmaya yönelik çalışmalarını da olumsuz şekilde etkilemektedir. Dahası, bu tarz müdahale ve kısıtlamalar Cumartesi Anneleri’nin/İnsanları’nın AYM’nin de “saygı ile karşılanması” gerektiğini tespit ettiği faaliyetlerinin kriminalize edilmesi çabasının devamı niteliğindedir. Cumartesi Anneleri’ne/İnsanları’na yönelik önceki haftalardaki engelleme ve müdahaleler ile birlikte düşünüldüğünde bu hafta gözlemlenen kısıtlamalar, kolluğun Cumartesi Anneleri’ne/İnsanları’na yönelik müdahalelerinin farklılaşarak devam ettiğini göstermektedir.
  • Bunlara ilaveten, İHD İstanbul Şubesi’nin bulunduğu sokaktaki polis varlığı, Cumartesi Anneleri/İnsanları ve hak savunucularının İHD İstanbul Şubesi’nden Galatasaray Meydanı’na kadar takip edilmesi, basın açıklamasına katılacak kişi sayısının sınırlandırılması ve açıklamanın kayıt altına alınması, fotoğraflanması gibi kolluk tarafından gerçekleştirilen kısıtlamalar, Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın ve insan hakları savunucularının toplanma özgürlüklerini kullanmaları üzerinde caydırıcı bir etki yaratabileceğini, bu caydırıcı etkinin de kendi başına toplanma özgürlüğüne yönelik bir müdahale olduğunu belirtmek gerekmektedir.4

Gözlemci kurumlar, Galatasaray Meydanı’ndaki buluşmalara yönelik soruşturmaların 25’inde “kovuşturmaya yer olmadığı” kararı verildiğini hatırlatır:

8 Nisan – 4 Kasım 2023 tarihleri arasında devam eden sistematik engellemelere ve gözaltı işlemlerine rağmen İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Cumartesi Anneleri’nin/İnsanları’nın buluşmalarına yönelik başlatılan soruşturmaların 25’inde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar (takipsizlik kararları) verildi.

  • 941 (Karar tarihi: 22 Mayıs 2023), 942. (Karar tarihi: 16 Ekim 2023), 943. (Karar tarihi: 13 Temmuz 2023), 945. (Karar tarihi: 30 Kasım 2023), 947. (Karar tarihi: 30 Kasım 2023), 948. (Karar tarihi: 19 Eylül 2023), 949. (Karar tarihi: 19 Eylül 2023), 951. (Karar tarihi: 30 Kasım 2023), 952. (Karar tarihi: 19 Eylül 2023), 953. (Karar tarihi: 27 Ekim 2023), 954. (Karar tarihi: 19 Eylül 2023),5 955. (Karar tarihi: 30 Kasım 2023), 956. (Karar tarihi: 30 Kasım 2023), 958. (Karar tarihi: 30 Kasım 2023), 959. (Karar tarihi: 27 Ekim 2023), 961. (Karar tarihi: 12 Ekim 2023), 962. (Karar tarihi: 25 Ekim 2023), 963. (Karar tarihi: 30 Kasım 2023), 964. (Karar tarihi: 30 Ekim 2023), 965. (Karar tarihi: 25 Ekim 2023) ve 966. (Karar tarihi: 29 Kasım 2023), 968. (Karar tarihi: 12 Aralık 2023),  969. (Karar tarihi: 12 Aralık 2023) ve 970. (Karar tarihi: 18 Aralık 2023) hafta buluşmalarına yönelik başlatılan soruşturmalarda verilen takipsizlik kararları, Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın avukatlarına tebliğ edildi.
  • Avukatlara tebliğ edilen 21 takipsizlik kararı incelendiğinde kararların hiçbirisinde AYM’nin Maside Ocak Kışlakçı ve Gülseren Yoleri kararlarına bir atıfta bulunulmadığı görüldü. Savcılar, Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın kolluk tarafından engellenen buluşmalarında gözaltına alınan toplamda 552 kişi hakkında verdikleri takipsizlik kararlarına gerekçe olarak 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nun 32/1 maddesinde belirtilen suçun yasal unsurlarının oluşmamasını gerekçe gösterdiler.

Gözlemci kurumlar, AYM kararlarını uygulamayan kolluk görevlileri hakkında yapılan suç duyurularında İstanbul Valiliği tarafından soruşturma izni verilmediğini hatırlatır:

Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın avukatları, AYM kararlarına rağmen Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın 8 Nisan – 4 Kasım 2023 tarihleri arasında Galatasaray Meydanı’nda buluşmalarını engelleyen kolluk görevlileri hakkında her hafta suç duyurusunda bulundu.

Avukatların, 29 hafta boyunca devam eden engelleme ve bu engellemelerin emrini veren, kanuna aykırı emri uygulayan ve bu sırada Cumartesi Anneleri/İnsanları ile onlara eşlik eden hak savunucularına yönelik işkence ve diğer kötü muamelede bulunan kolluk görevlileri hakkında “Toplanma ve gösteri yürüyüşü hakkı ile ifade özgürlüğünün anayasaya aykırı olarak engellenmesi suretiyle Görevi Kötüye Kullanma (TCK madde 257)”, “Zor Kullanma Yetkisinde Sınırın Aşılması (TCK madde 256)”, “Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma (TCK madde 109)” ve İşkence (TCK madde. 94)” iddialarıyla yaptıkları suç duyurularının, bu rapor tarihi itibariyle 14’ünde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, İstanbul Valiliği’nden soruşturma izni talep ettiği öğrenildi.

  • S* Suç duyurularında “işkence” iddiası olmasına ve 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun’un 2. maddesinin ek fıkrası uyarınca bu suçun soruşturulması izne tabi olmamasına rağmen izin talep edilen 14 suç duyurusunda İstanbul Valisi Davut Gül, suç duyurusuna konu emniyet görevlileri hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na soruşturma yürütmesi için izin verilmemesine karar verdi. Vali Gül ayrıca emniyet görevlileri hakkında disiplin soruşturması açılmasına gerek olmadığına kanaat getirdi ve dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verdi. Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın avukatlarına tebliğ edilen kararlara göre Vali Gül, 943., 948., 949., 950., 951., 952., 954., 955., 956., 957., 958., 960., 961., ve 962. hafta buluşmalarını engelleyen ve Cumartesi Anneleri/İnsanları ile onlara eşlik eden hak savunucularına yönelik işkence ve diğer kötü muamelede bulunan kolluk görevlileri hakkında soruşturma yapılmasına izin vermedi.
  • Avukatlara tebliğ edilen valilik kararları incelendiğinde Emniyet Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu Başkanlığı Kuruluş, Görev ve Çalışma Yönetmeliği’nin 62. maddesinde ve Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkındaki Kanunun Uygulaması ile İlgili Olarak İçişleri Bakanlığınca Yürütülecek İşlemlere İlişkin İçişleri Bakanlığınca Yürütülecek İşlemlere İlişkin Yönerge’nin 24. maddesinde hakkında inceleme yapılan kolluk görevlilerinin ifadelerinin alınmasının ön inceleme raporu için esas olduğu belirtilmesine rağmen valilik kararlarında alıntılanan raporlarda bu yönde bir işlem yapılmadığı görüldü.
  • Alıntılanan ön inceleme raporlarında haklarında inceleme yapılan kolluk görevlilerinin topladığı evrak ve mülki idarenin yasaklama kararlarının esas alındığı tespit edildi. Örneğin 957. hafta buluşmasında Cumartesi Anneleri/İnsanları ve hak savunucularına işkence ve diğer kötü muamele uygulayan kolluk görevlileri hakkında yapılan suç duyurusunda soruşturma izni verilmemesi yönünde görüş bildirilen ön inceleme raporunda, İstiklal Caddesi üzerinde iki farklı “güvenlik çemberi” oluşturulduğu bilgisi dahi verilmeden kolluk görevlileri tarafından hazırlanan “yakalama tutanağı”ndan hareketle Cumartesi Anneleri/İnsanları ve hak savunucularının tek bir grup olarak gözaltına alındığı kabul edilerek “gruba üç defadan fazla olacak ve grubunun tamamının duyabileceği şekilde” anons yapıldığı iddia edildi. İlgili haftanın gözlem raporunda, İstiklal Caddesi üzerinde iki farklı “güvenlik çemberi” oluşturulduğu ve Galatasaray Lisesi önünde oluşturulan “güvenlik çemberi”nde ablukaya alınan Cumartesi Anneleri/İnsanları ve hak savunucularına herhangi bir “Dağılın” anonsu yapılmadığı kayıt altına alınmıştı. Ön inceleme raporunda barışçıl protestolara yönelik polis müdahalelerindeki tavırları ve birçok suç duyurusuna konu olan eylemleri ile kamuoyunda bilinen ve daha sonra Başakşehir İlçe Emniyet Müdürü olarak atanan polis amirinin, EMEP İstanbul Milletvekili İskender Bayhan’ın danışmanı Ekinsu Devrim Danış’ı işkenceyle tehdit ettiğine dair ifadesi de dikkate alınmadı.
  • Özetle, ön inceleme raporlarında Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın buluşmalarının kanunsuz olduğu, müdahalelerin orantılı olduğu, her buluşma için yasada belirtildiği şekilde üç kez “Dağılın” anonsu yapıldığı ve imkan sağlanmasına rağmen Cumartesi Anneleri/İnsanları ve hak savunucularının dağılmamakta ısrar ettikleri, diğer bir ifadeyle 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nun 32/1 maddesinde belirtilen suçun unsurlarının oluştuğu, iddia edilerek soruşturma izni verilmemesi yönünde görüş bildirildi. Bu bağlamda gözlemci kurumlar, 950. hafta hariç olmak üzere aynı haftalara ilişkin savcılıklarca verilmiş takipsizlik kararlarının 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nun 32/1 maddesinde belirtilen suçun yasal unsurlarının oluşmadığı şeklinde gerekçelendirildiğine dikkat çeker.
  • Ön inceleme raporlarının, beş farklı ikinci sınıf emniyet müdürü tarafından hazırlandığı görüldü. Sekiz haftaya ilişkin ön inceleme raporunun aynı emniyet müdürü tarafından hazırlandığı tespit edildi. 955. ve 961. hafta raporlarının ise birçok haftada Galatasaray Meydanı’nda bulunduğu tespit edilen ve 30 Eylül 2023 tarihindeki 966. hafta buluşmasını engellemeye yönelik İstiklal Caddesi üzerinde oluşturulan “güvenlik çemberi” içerisinde Cumartesi Anneleri/İnsanları ve hak savunucularına uygulanan fiziksel şiddeti çember dışından izleyen polis amirleri arasında olduğu tespit edilen İkinci Bölge İlçelerden Sorumlu İl Emniyet Müdürü Yardımcısı tarafından hazırlandığı görüldü.
  • Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın avukatlarının 948., 949., 950., 952., 954., ve 959. hafta buluşmalarını engelleyen, bu engellemelerin emrini veren, kanuna aykırı emri uygulayan ve bu sırada Cumartesi Anneleri/İnsanları ile onlara eşlik eden hak savunucularına yönelik işkence ve diğer kötü muamelede bulunan kolluk görevlileri hakkında ayrı ayrı yaptıkları suç duyurularının her bir hafta için olgular, engelleme ve müdahaleler ile şüpheliler farklı olmasına rağmen İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından birleştirdiği öğrenildi. Suç duyurularını birleştiren savcı, suç duyurusuna konu kolluk görevlileri hakkında soruşturma yürütmek için valilikten de toplu şekilde izin istedi. Vali Davut Gül, savcılığın talebini toplu şekilde reddetti.

Raporun tam metnini görüntülemek için lütfen tıklayın…

Cumartesi Anneleri/İnsanları Haftalık Gözlem Raporlarına İlişkin Ek Notlar:

Türkiye İnsan Hakları Vakfı, Anayasa Mahkemesi’nin hak ihlali kararının ardından Hakikat Adalet Hafıza Merkezi, Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği ve Uluslararası Af Örgütü Türkiye ile birlikte Cumartesi Anneleri’nin/İnsanları’nın her hafta Galatasaray Meydanı’nda gerçekleştirdikleri buluşmalara yönelik engellemeleri ve ortaya çıkan hak ihlallerini  Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) standartlarına riayet ederek gözlemleyip raporlaştırıyor.

Bu ortak izleme çalışmasının, Galatasaray Meydanı üzerindeki hukuki dayanaktan yoksun abluka kaldırılana kadar her hafta sürdürülmesi planlanıyor.

Gözlemci kurumlar, yetkililerin Cumartesi Anneleri’ne/İnsanları’na yönelik tutumlarının, gözaltında yakınlarını kaybedenlerin adalet ve hakikat taleplerini görünmez kılmayı amaçladığını belirtiyorlar.
Önceki gözlem raporlarını görüntülemek için tıklayın.


Dipnotlar

1: Bkz. Halkevleri Derneği, Başvuru. No: 2015/9174, 7/3/2019, https://kararlarbilgibankasi.anayasa.gov.tr/BB/2015/9174

2: Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 11. maddesine ilişkin Rehber, https://www.echr.coe.int/documents/d/echr/Guide_Art_11_TUR

3: Bkz. Maside Ocak Kışlakçı Kararı Para. 26 ve Gülseren Yoleri Kararı, par. 19.

4: Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 11. maddesine ilişkin Rehber,* par. 74-75.

5: Gözaltı işlemleri sırasında polisin fiziksel şiddetine maruz kalan Murat Çelik hakkında “görevi yaptırmamak için direnme” yönünden yürütülen soruşturmayı da aynı takipsizlik kararı ile sonlandıran savcı, müşteki polis memuru Ali Hıracı’nın iddia ettiği gibi yaralandığına dair herhangi bir görüntü kaydı olmadığını ve Murat Çelik’in gösterdiği direncin “pasif direnme” olarak değerlendirilebileceğini belirterek “görevi yaptırmamak için direnme” suçunun unsurlarının oluşmadığına karar verdi.