ÖNSÖZ
İşkencenin önlenmesi için geliştirilmiş birçok mekanizmanın varlığına rağmen, bu suçun dünyada halen yaygın olarak işleniyor olması, ilgili tüm kurum ve örgütlerin aksayan yönleri ele almasını ve etkin bir çaba içine girmesini gerektirmektedir. İşkence suçunun yeterli düzeyde soruşturulmaması, soruşturmaların sonuçsuz kalması işkence suçunu işleyenlerin desteklenmesi olarak değerlendirilmelidir. Son olarak A.B.D. Başkanı Barrack Obama’nın ve Adalet Bakanı Eric Holder’ın sorgulama kayıtlarını açıklarken, görevlilerin yargılanmayacağına dair güvence vermesi, dünyada işkencenin meşrulaştırılması için gösterilen telaşın, cezasızlık üzerinden yeniden üretilmesinin en güncel örneklerinden biri olarak karşımıza çıkmaktadır.
TİHV’in yürütmüş olduğu İşkencenin Önlenmesi Projesi, dünyanın dört bir yanında işkence yasağını görmezden gelen tutum değişikliğinin rüzgarında, işkence suçunun gözlerimizin önünde işlendiği ve cezasız kaldığı Türkiye’de sürece müdahil olmanın ve nehrin akışını tersine çevirmenin araçlarını oluşturmak amacıyla başlatılmıştır. Terörle mücadele adı altında durma noktasına gelen yasal reformların, işkence yasağının güvence altına alınması ve işkencenin önlenmesine ilişkin uluslararası yükümlülüklerin yerine getirilmesi bakımından yeterli olup olmadığını saptamak ve mevzuatta yapılan reformların uygulamaya yansımalarını tespit etmek, saptanan eksik ve yanlış yönlerin değiştirilmesinde etkin tavır almak, işkence ve insan hakları konusunda faaliyet gösteren diğer sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliğini geliştirmek, Türkiye İnsan Hakları Vakfı’nın kuruluşundan bu yana yürüttüğü alternatif rapor mekanizmasını diğer kuruluşları da katarak zenginleştirmek, işkencenin önlenmesinden sorumlu tüm aktörlerle iletişimi güçlendirerek rollerinin farkındalığını sağlamak, denetim mekanizmalarının kurulması ve işlemesi için gerekli yapılanmaların oluşumunu hızlandırmak, suçun önlenmesi için çaba gösteren tüm tarafların donanımını artırmak ve bu suçtan zarar görenlerin sağaltımına da katkısı olacak bir hak arama sürecinde mağdurlara gereken desteği vermek için geliştirilen bu çalışma sonucunda ortaya çıkan bu kitap, insan hakları alanında emek veren tüm insan hakları savunucuları ve çalışanlar için çok değerli bir kaynak olacaktır.
Kaynak olmanın ötesinde, bu proje kapsamında üretilenlerin toplumun tüm kesimleri ile buluşan pek çok etkinliği, toplumun işkence suçunun devam etmesinden sorumlu bütün kurum ve yapıları tanımasına ve işkencenin önlenmesinde toplumsal sorumluluğun farkına varmasına katkısı da vurgulanmalıdır.
Elinizdeki bu kitap, işkenceye sıfır tolerans iddiasının bir yanılsama olduğunu çok açık biçimde ortaya koymaktadır. Sıfır tolerans hedefine ulaşılabilmesi için siyasal iktidardan yargı mercilerine kadar, her kesimin ve herkesin yoğun bir çaba göstermesi gerekmektedir.
Bu gerekliliği bir kez daha bizlere gösterdiği ve umudumuzu tazeledikleri için Hülya Üçpınar, Nergiz Tuba Ataş, Aysun Koç ve Nazan Sakallı’ya sonsuz şükranlarımızı sunuyoruz.
Şebnem Korur Fincancı
Türkiye İnsan Hakları Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı
***
İşkenceye Açık Kapılar Mevzuat ve Uygulama Çerçevesinde Cezasızlık Olgusunun Değerlendirilmesi’ni indirmek için tıklayınız.