MENÜ
ANA SAYFA
x

1992 – Yıllık İnsan Hakları Raporu

GİRİŞ

1992 yılı içinde yaşanan ya da tanık olunan insan hakları ihlallerini ele alan bu rapor, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Dokümantasyon Merkezi tarafından hazırlanmıştır. Raporun hazırlanmasında özel kaynaklardan, gazete ve dergilerde yer alan haberlerden, TİHV’nin çıkarttığı günlük raporlardan, İnsan Hakları Derneği şubeleri ile insan hakları savunucularının verdiği bilgilerden yararlanılmıştır. Rapor hazırlanırken haber ve bilgilerin doğruluğu ve kaynakların güvenilirliği konusunda titiz davranılmış, olaylar mümkün olduğunca nesnel olarak ele alınmıştır. Tek kaynaktan alınan, doğrulatılamayan, güvenilir ya da sağlıklı görülmeyen birçok haber ve bilgi kullanılmamıştır.

Böyle bir raporun hazırlanmasındaki amaç, kamuoyunu ve hükümet yetkililerini insan hakları ihlalleri konusunda bilgilendirmek, onlara bu konuda değerlendirme olanağı sağlamaktır.

İnsan haklarını savunan, bağımsız bir kuruluş olmamızın doğal bir sonucu olarak raporda rejimin yapısı ve niteliğinden kaynaklanan, Anayasa ve yasalardaki anti-demokratik hükümlerin neden olduğu, siyasal iktidarın ve kamu görevlilerinin yol açtığı ihlallere, ağırlık verilmiştir.

Fevzi Argun, Havva Cankat ve Banu Karbuz’un çalışmaları sonucunda hazırlanan raporda, insan hakları ihlalleri ‘Yaşama Hakkı’, ‘Kürt Sorunu’ ve ‘Olağanüstü Hal Rejimi’, ‘İşkence’,

‘Basın ve Düşünce Özgürlüğü’, ‘Örgütlenme Özgürlüğü’, ‘Çalışma Yaşamı’ ve ‘Diğer Konular’ şeklinde 7 başlık altında toplanmış, bu konular da çeşitli alt başlıklar altında incelenmiş ve her başlıkta çok sayıda örneğe yer verilmiştir. Ancak bu örnekler o alanda yaşanan insan hakları ihlallerinin çok azını yansıtmaktadır. Bu nedenle raporumuzu değerlendirilirken, 1992 yılı içinde yaşanan insan hakları ihlallerinin verilen rakam ve örneklerden daha fazla sayıda olduğu göz önünde tutulmalıdır.

Ayrıca TİHV Genel Başkanı Yavuz Önen, tarafından kaleme alınan ‘İnsan Hakları İhlallerinin Genel Durumu’ başlıklı bir yazı ile de 1992 yılının Türkiye’deki ve dünyadaki bazı önemli konularına vakfın yaklaşımı anlatılmış ve vakıf çalışmaları hakkında özet bilgiler verilmiştir.

Bu arada olanaklarımızın yetersizliği nedeniyle bugüne kadar, üzerinde çok ciddi araştırma ve değerlendirme yapamadığımız, yeterli bilgi ve belge toplayamadığımız kadın hakları, çocuk hakları ve çevre sorunu gibi Türkiye’de öne çıkan bazı insan hakları konularına raporumuzda yer veremedik. Bu eksikliğimizin farkındayız ve önümüzdeki dönemlerde bu boşluğu giderecek çalışmalar yapma kararlılığındayız.

Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) olarak bu tür raporları hazırlamaya gelecekte de devam edeceğiz. Bu yüzdendir ki ileride yayınlanacak raporların daha kapsamlı olabilmesi için insan haklarına duyarlı kişi ve kuruluşların bizlere bilgi aktararak yardımcı olmasını bekliyoruz.

TİHV’nin kurulma amaçlarının başında gelen işkence ve cezaevi koşullarında ortaya çıkan rahatsızlıkların tedavi ve rehabilitasyonu ile ilgili olarak bugüne kadar yaptığı çalışmaların sonuçları, Türkçe ve İngilizce olarak hazırlanmış bir şekilde kısa bir süre içinde gerek Türkiye içinde, gerek yurtdışında, kamuoyunun bilgisine ve insan hakları savunucularının değerlendirmesine sunulacaktır. Bu nedenle raporda bu konuya değinilmemiştir.

Raporun baskı çalışmalarının sürdüğü sırada karanlık güçler tarafından katledilen Gazeteci-Yazar ‘Uğur Mumcu’yu saygıyla anıyoruz. Eleştirel katkılarıyla her zaman insan hakları savunucularının yanında yer alan Uğur Mumcunun Katledilmesi hepimiz için büyük üzüntü kaynağı olmuştur.

1993 yılının insan hakları ve özgürlükleri açısından somut adımların atıldığı, başta yaşama hakkı olmak üzere tüm haklara saygı gösterildiği, insanın insanı öldürmediği, barış içinde bir geleceğe başlangıç olması en büyük dileğimizdir. Hazırladığımız bu raporun barış içindeki bir gelecek sağlama amacında olan kesimlere büyük yarar sağlayacağına ve nelerin yapılabileceği konusunda yol göstereceğine inanıyoruz.

Yaptığımız kapsamlı çalışmanın her aşamasında bize destek olan, belge ve bilgi aktaran tüm dostlarımıza, yıllardır omuz omuza mücadele verdiğimiz insan hakları savunucularına ve raporun baskıya hazırlanmasında büyük emekleri geçen Değişim Ajans ile Baran Ali Yıldız ve Ali Karadeniz’e teşekkürü bir borç biliriz.

 

31 Ocak 1993/Ankara